Sosyal Medya Algoritmaları Filtre Balonu Beyninizi Nasıl Etkiliyor?

Sosyal medya da ulaşabileceğiniz içeriklerin belirlenmesi konusunda beğeniler, paylaşımlar veya yorumlar gibi sayısız faktör bulunuyor.

Çoğu sosyal medya yöneticisi kendilerini sosyal medya algoritmaları tarafından engelleniyormuş gibi hissediyor.

Mükemmel bir içerik üretiyoruz, bağlayıcı bir metin yazıyoruz ve onu mükemmel görsellerle dolduruyoruz ama kimse bunları görmüyor. Neden? Çünkü ağların algoritmik zaman çizelgeleri mükemmel içeriklerimizi, takipçilerimizin %94'üne gösterebilmek için yeterince iyi bulmuyor.

Sosyal Medya da Algoritmik Zaman Çizelgesi Nedir?

Bu soruyu cevaplamak için algoritmaların kendisine bakmalıyız. Bir algoritma özellikle bilgisayarların problemleri çözmek için kullandıkları tekrarlanabilen süreçlerin hesaplanması ve tanımlanmasıdır.

Pinterest, Instagram, Twitter ve Facebook gibi sosyal medya devleri algoritmaları bağlandıkları içerikleri temel alarak, kullanıcılarının keyif alabileceği ve daha fazla görmek isteyebilecekleri şeyleri tahmin etmek için kullanıyorlar. Bir arkadaş, aile üyesi veya takip edilen bir sayfa ne zaman bir içerik paylaşsa algoritmalar bunları analiz etmek için işe koyulurlar.

Algoritmik zaman çizelgesi de, algoritmalarla birlikte çalışarak sosyal medya hesaplarına her giriş yaptığınızda gördüğünüz bütün içerikleri sevmenizi amaçlıyorlar. Bu sayede sosyal medya filtre balonu beyninizi etkileme konusunda çok başarılı.

Bunun sebebi, kullanıcılar yalnızca görmek istedikleri şeyleri gördükçe sosyal medya deneyimlerinden daha fazla keyif almaya başlayacak ve daha fazlası için geri dönmek isteyecekler.

Çoğu sosyal medya ağı kendi algoritmalarıyla ilgili biraz bilgi sunarlar. Bu durumda bunların işletmenizin içerikleri için ne ifade ettiğini anlamak zor olabilir.

Gerçek Hayatta Algoritmik Zaman Çizelgesi

Merve bir cumartesi televizyon izliyor. Kanal listesine göz atıyor ve bir vahşi batı komedisi buluyor. Bu seriyi izlemeye başlıyor ve çok hoşuna gittiği için 3 bölüm art arda izliyor.

Daha sonra kanal listesine geri dönüyor. İsminden kedilerle ilgili olduğunu düşündüğü bir dizi açıyor ama kanalı açtığında bunun sakallı erkeklerle ilgili bir belgesel olduğunu fark ediyor. Bu çok ilgisini çekmediği için kanal listesine geri dönüyor.

Buradan yerel haberleri açıyor biraz buna bakıyor ama beş dakika sonra New York'da sahneye çıkmak için mücadele veren bir balerini anlatan film açıyor.

Kanal listesindeki etkileşimlerine göre Merve bazı kanal seçeneklerini tercih etmiyor: Spor, ev ve bahçe showları, yemek programları, dramlar ve diğerleri.

Yatmadan önce yine o vahşi batı komedisini daha sonra izlemek için kayda alıyor.

Merve Pazar günü yine kanal listesini kontrol ediyor. Bu sefer seçenekler oldukça spesifik. Listede 15 farklı vahşi batı dizisi ve dün izlediği dizinin bütün sezonu, bazı vahşi batı filmleri, atlarla ilgili programlar, kısa yerel haberler, müzikal diziler ve yetenek yarışmaları var.

Aynı zamanda listede Britney Spears'ın bir filmi var çünkü Spears'ın pazarlama takımı dansla ve sahne sanatlarıyla ilgilenen insanların bu içeriği görmesi için para ödemişler.

O gün Merve 5 tane vahşi batı dizisi izliyor. Bunların dördü biraz karanlık bir kurguya diğeri de Cumartesi günü izlediği gibi komik bir içeriğe sahip. 3 farklı müzikal izliyor. Bunların da tamamı dram. Son olarak da klasik dansları öğrenmeye çalışan dansçıları konu alan iki film izliyor.

Merve Pazartesi işten geldiğinde kanal listesi ona daha karanlık vahşi batı filmleri, birkaç vahşi batı komedisi, izlediği komedinin ilk sezonunu, müzikal dramlar ve çeşitli dans filmleri öneriyor.

Kanal listesi artık Merve'ye spor programlarını ve belgeselleri önermeyi kesiyor.

Algoritmik zaman çizelgeleri kullanıcılara yalnızca görmek istedikleri içerikleri gösteriyor ve bu içeriklere algoritmalar karar veriyor. Geri kalanı için kullanıcılar arkadaşlarının, aile üyelerinin veya takip ettikleri sayfaların içeriklerini incelemeliler.

Eğer verilerin bu şekilde analiz edilmesiyle ilgili bir sorun görüyorsanız yalnız değilsiniz. Sosyal medya da ulaşabileceğiniz içeriklerin belirlenmesi konusunda beğeniler, paylaşımlar veya yorumlar gibi sayısız faktör bulunuyor.

Örneğin herhangi bir aile bireyimizin içeriklerini beğenmemiz, Her zaman teyzemizin fotoğraflarını görmek istediğimiz anlamına gelmiyor.

Yalnızca birileri paylaştı diye veya tamamen araştırma amaçlı açtığımız bir içerik, her zaman bu konuya ilgili olduğumuz anlamına gelmiyor.

Web sitenizi geliştirmek istiyorsanız sosyal medya da görünmeniz gerekiyor. Peki algoritmalar devamlı karşınızda dururken nasıl insanların içeriklerinize bağlanmalarını sağlayabilirsiniz?

Bunun basit bir cevabı yok. Başarılı bir sosyal medya, kaliteli içerikler ve insanların ilgi alanlarının bir kombinasyonudur. Tabii bu yolda ilerleyebilmek için yapabileceğiniz birkaç başarılı pratik var.

1. Yalnızca kullanışlı, uygun ve ilgi çekici içerikler paylaşın. İçeriklerinizi yalnızca paylaşmış olmak için paylaşmayın.
2. Sizi sosyal medya dan bulan insanlar için web sitenizdeki sayfaların -blog yazılarınızdan, hakkımızda sayfanıza kadar- her zaman hızlı yüklenmesi gerektiğini aklınızdan çıkarmayın.
3. Bu sizinle ilgili değil, tamamen kullanıcıyla ilgili. Eğer göze çarpmak ve duyulmak istiyorsanız bütün içeriklerinizin kullanıcılarınız veya potansiyel müşterileriniz için değerli olduğundan emin olun. Web sitenizden sosyal medya içeriklerinize kadar bütün içeriklerinizin dengeli olduğuna emin olun. Her paylaşımınızda kendinize bunun kullanıcıların mı yoksa şirketinizin mi yararına olduğunu sorun.

Sosyal Medya Duruşunuzla SEO Geliştirmenin 5 Yolu

Konu doğal yollarla arama sonucu sıralamalarınızı yükseltmeye geldiğinde, içeriğin kral olduğu bilinen bir gerçek. Google, arama sonuçlarının tatmin edici olabilmesi için, içeriklerde kalite arıyor. Sayfanızı öylece anahtar kelimelerle doldurmak bunun için yeterli olmuyor. Peki, eğer içerik kralsa, tam olarak onu nasıl düzenlerseniz fark edilir ve bulunur?

İçerik dağılımının manzarası ve müşteri ilişkileri; Facebook, Twitter ve Instagram gibi sosyal medya platformlarının bu kadar meydana çıkmasından sonra çok değişti. Bugünün dünyasında, iletişim ve ikili diyaloglar aniden gelişiyor. Artık müşteri bağlılığı, yorumlar, paylaşımlar, retweetler, hashtagler ve diğer sosyal medya eylemleriyle, kulaktan kulağa yayılma yolu ile gelişmeye başladı. Peki bütün bu sosyal medya etkili bağlılık ve iletişimsel fonksiyonlar, web sitenizin sıralamalarını ve görünürlüğünü nasıl etkiliyor? Sizin için, sosyal medya duruşunuzla arama motoru optimizasyonunuzu (SEO) geliştirmenin 5 yolunu derledik.

1. İçeriğinizi Sosyal Medya Paylaşımlarıyla Kolay Bulunabilir Yapın

Google arama algoritmasında değişiklikler yaptığında, arama sonuçları için sosyal sinyalleri tercüme etmenin yollarını bulmayı hedefledi. Sosyal medya platformları daha yaygın ve devamlı içeriklerin dağılımını yaparken, Google ve diğer arama motorları da hızlıca, daha çok paylaşılan içeriklerin indekslenerek, aramalarda belirli yerlere gelmelerini sağladı. Arama motorları bu süreci hızlandırmak ve kolaylaştırmak adına, neyin indeksleneceğine karar vermek için hangi içeriğin daha çok paylaşıldığına ve etkileşim aldığına bakıyorlar. İçerik ne kadar hızlı indekslenirse, arama sonuçlarında görüntülenmesi o kadar hızlı olacaktır.

2. Web Sitenin Kalite ve Otorite Ölçüsü Olarak Sosyal Şöhret

Arama motorlarının temel amacı, aramalarla en ilgili ve güvenilir sonuçları bulmaktır. İyi tutulmuş bir sosyal medya, bol takipçili bir Twitter hesabı gibi, sayfanızın olması arama motorlarının gözünde ününüzü ve güvenilirliğinizi arttırır. Şöhretinizi ve hedef kitlenizle otantik bağlılığınızı geliştirmek, yalnızca markanızın yayılmasına yardımcı olmuyor, aynı zamanda kendi alanınızda otorite kazanmanızı sağlıyor. Arama motorları sizin sosyal medya da güvenilir bir etki bıraktığınızı gördüğünde, içeriğinizin sıralamasının da arttığını gözlemleyebileceksiniz.

3. Sosyal Medya Paylaşımları

Eskiden web sitenize yönlendirilen linkler web tasarımının güvenilirliğinin ve gerçekliğinin bir kanıtıydı. Artık Google, URL'nizin Facebook paylaşımlarında, beğenilerinde, tweetlerde, favorilerde ve retweetlerde ne kadar görüntülendiğine dikkat ediyor.

4. İçeriğinizi Sosyal Medya Konuşmaları Var Eder

Kaliteli içerikler üretmek için en iyi yol eğitici makaleler yazmaktır. Ancak yazacak bir şey bulmak bazen samanlıkta iğne aramaya benziyor. Sosyal medya, internetteki en büyük iletişim platformu haline geldiğinden beri, hedef kitlenizin neyle ilgili konuştuğunu ve hangi konuda sorularının olduğunu öğrenmek kolaylaştı. Hedef kitlenizin diyaloglarını takip etmek, insanların hangi konuda bilgiye ihtiyaçlarının olduğunu ve içerik konunuzun ne olması gerektiğini anlamak için en etkili yoldur. Örneğin, insanlar ürününüzün nasıl çalıştığıyla ilgili konuşuyorlarsa, bu konuda bir makale yazıp sorularına cevap verebilirsiniz.

5. Bazı Sosyal Medya Platformları Google İçin Daha Önemli

İnternette bir sürü farklı sosyal medya platformu var ve her birinin kendine has kuralları ve protokolleri var. Her biriyle aynı derecede ilgilenmek mümkün olmayabilir, ama her biri web site sıralamanızı farklı etkileyecektir.

Google'ın Google+'ı sevmesi size şaşırtıcı gelmeyecektir. +1'ler, arama sonucu sıralamalarınızı Facebook veya Twitter'daki herhangi bir etkileşimden çok daha fazla etkiliyor. Google+'ın kitlesi, Facebook ve Twitter gibi sosyal medya platformlarından daha az olduğu için genellikle insanların gözünde ikinci plana atılıyor. İçeriğinizi farklı platformlarda yaymalısınız. Çünkü her bir platform, size arama motorları için farklı sıralama sonuçları getirecek, farklı protokollere sahip.