Kullanıcı Deneyimi (UX) ve Kullanıcı Arayüzü (UI)
Kullanıcı deneyimi tasarımcılarının süreçleri, müşterilerin ihtiyaçlarını anlama çerçevesinde ilerler ve tasarım yetenekleri, her şeyden önce görsel temellidir.
Kullanıcı deneyimi tasarımı (UX design) ve kullanıcı arayüzü tasarımı (UI design), temelde benzer şeyleri ifade etmelerine rağmen, birbirinden çok farklı çalışmalar gerektiriyor. Öncelikle kullanıcı deneyimi (UX) ve kullanıcı arayüzü (UI) arasındaki farkları öğrenelim.
Kullanıcı Arayüzü (User Interface) Nedir?
Bilgisayar kullanımının ilk zamanlarında, kullanıcı arayüzü diye bir şey yoktu. Havalı grafikleri, güzel tuşları, hatta iyi bir faresi olan bir bilgisayar alamazdınız. Her şey oldukça sıkıcıydı ve giriş komutlarını dümdüz bir editörde yazardınız.
Sonra Xerox Star – grafik destekli kullanıcı arayüzüyle gelen ilk bilgisayar – geldi. Bu simgeler demekti, aşağı açılan kutular demekti, windows demekti, yani şu anda kullandığımız sistemlerin ilk haliydi.
Artık bilgisayar kullanıcıları, parmaklarını yazı yazmak için kullanmadan, dosyaları açabiliyor, taşıyabiliyor ve silebiliyordu. Modern gözlere göre arayüz, şu an pek bir şey ifade etmiyor ama aslında zaman, bilgisayar kullanımını bu noktaya büyük bir devrimle getirdi.
Apple'daki insanlar bu grafik destekli kullanıcı arayüzü konseptini geliştirmeye devam ettiler ve 1984'te Macintosh piyasaya sürüldü. Bu, mouse kullanabildiğimiz ve tutup sürükleme sistemini içeren, ilk ticari başarıydı.
Grafik destekli kullanıcı arayüzünün doğmasıyla birlikte, yeni bir iş ve farklı bir kabiliyet alanı da doğdu. Kullanıcı arayüzü tasarımcısının görevi, dijital bir ürünün arayüzünü tasarlayarak, kullanıcıları mutlu etmek ve sadakatlerini kazanmak oldu.
Tabii ki kullanıcı arayüzü yıllar içerisinde gittikçe karmaşıklaştı, ve şimdi bütün çevrimiçi platformların tasarımının, hayati bir parçası haline geldi.
Kullanıcı Deneyimi (User Experience) Nedir?
Şimdi, eğer kullanıcı arayüzü, kullanıcının dijital bir ürünle etkileşim sağlama yoluysa, ve kullanıcı arayüzü tasarımcısının görevi bu arayüzü tasarlamaksa, kullanıcı deneyimi nedir? Kullanıcı deneyimi konseptinin temelleri 90'ların başında atıldı. Bu terimi, Don Norman isimli bir bilişsel bilimci ortaya attı. Norman bunu, kullanıcının şirketle, şirketin hizmetleri veya ürünleriyle etkileşimini kapsayan bir terim olarak açıkladı.
Don Norman'a göre, arayüzü tanımlamanın eski yolları çok sınırlıydı.
Gerçek hayata gelince, arayüz tasarlamak, “kullanıcı arayüz tasarımı”ndan çok daha geniş kapsamlı bir tanıma ihtiyaç duyuyordu.
Kusursuz bir kullanıcı deneyimi sağlamak, birkaç disiplini aynı anda kullanmayı gerektiriyordu: arayüz tasarımı, pazarlama ve mühendislik.
Bir müşterinin beklentisinin, ürün aracılığla karşılanmasından ve istediği hedefe yine sunulan ürün yoluyla ulaşmasından, kullanıcı deneyimi tasarımcıları sorumludur. Bu demek oluyor ki, tüketicinin ne düşündüğünü ve ne istediğini anlamaları ve tasarım sürecine çok daha geniş bir açıdan bakabilmeleri gerekiyor.
Birbirinden Ayıran Noktalar
Tabii ki tüketici deneyiminin bütün adımlarını tasarlamak ve spesifik bir dijital arayüz tasarlamak birbirinden tamamen farklı çalışmalar gerektiriyor. Kullanıcı deneyimi ve kullanıcı arayüzünü farklı yapan şey de bu. Tabii aynı zamanda öyle bir farklılık da yok.
Kullanıcı deneyimi ile kullanıcı arayüzünün farkını sormak, mavi boya ile mavi boyayı oluşturan moleküllerin farkını sormak gibi bir şey. Ya da poşet çat ile poşet çayın yapıldığı madde arasındaki farkı...
Fark, “gerçek” değil. Bu daha çok perspektif ve etiketleme sorusu. Kullanıcı arayüzü, kullanıcı deneyiminin bir parçasıdır ama bu, kullanıcı arayüzü tasarımı, kullanıcı deneyiminin alt bileşenidir demek olmuyor.
İkisi de farklı kaygıları ve objektifleri olan ve farklı bir kafa yapısına ve kabiliyete ihtiyaç duyan büyük işler. Kafa karıştırıcı. Bu yüzden bu ikisini birbirinden ayıran birkaç küçük nokta belirlemek daha mantıklı.
Hedeflere Ulaştırmak ve Duygusal Bağlar Kurmak
Kullanıcı deneyimi tasarımı, önce büyük soruyu sorar. İnsanlar neden sizin web sitenize geliyorlar? Ne yapmak istiyorlar, ısı haritaları yöntemi ile görebileceğiniz nereye tıklıyorlar ve siz onlara bu konuda ne kadar yardımcı oluyorsunuz?
Etkileşim tasarımı ortaya çıktıktan sonra, kullanıcı arayüz tasarımcıları, arayüz kullanmayı hem kusursuz hem de eğlenceli yaparak, kullanıcıyla nasıl duygusal bağ kurabileceklerini keşfettiler.
Bu sürede kullanıcı deneyimi tasarımcıları da, kullanıcıların dahili dinamiklerine yoğunlaştılar. Kullanıcı deneyimi tasarımcılarının, işlerinin büyük kısmı araştırma yapmak, tüketiciyi neyin uğraştırdığını keşfetmek ve onlar için en kolay etkileşim haritasını kurmak.
Biri Kullanışlı, Biri Güzel Yapar
Aynı şekilde, kullanıcı deneyimi tasarımcıları fayda düşünürler ve pazarlama dinamikleri ile tüketicilerin isteklerini karşılayacak, kıymetli, yararlı bir ürün tasarlamak isterler.
Bütün bu sürecin, ürünün yaşam-döngüsü yardımıyla test edilmesi gerekir. Bir kere şablon oluşturulup test edildiğinde ve kullanıcı akışı saptandığında, kullanıcı arayüz tasarımcısı bu çıplak şablonları estetik olarak çekici hale getirmek için işe koyulabilir.
Bu, sevimli renkler ve yazi tipleri anlamına geliyor ama bu detaylar tasarımcının kararları doğrultusunda oluşturulmuyor. Renkler ve fontlar, kullanıcı deneyimi tasarımcılarının, görsel hiyerarşiden uyarladıkları fomüller yardımıyla seçiliyor.
Bu hiyerarşi tamamen, kullanıcıların nereye tıklayacaklarıyla ilgili ipuçları verme ve nerede aradıklarını bulabilecekleri konusunda klavuz olmakla ilgili olacaktır.
Kullanıcı Deneyimi Önce Gelir
Eğer kullanıcı deneyimini makro, ve kullanıcı arayüzünu mikro seviyede web tasarımı olarak düşünürsek, o halde kullanıcı deneyimi tasarımcılarının işlerini daha önce yapmaları daha mantıklı olur. Kullanıcı deneyimi tasarımcıları, temel ürün fikirleri ile uğraşma ve ürünün geliştirilmesini test etme işlerini hallederler.
Kullanıcı deneyimi tasarımcıları, kullanıcı akışlarını ele alacaklardır. Sonra çıktılar, bu etkileşimleri - tabii sıkı sıkıya kullanıcı deneyimine bağlı kalarak - düzeltip güzelleştirecek olan, kullanıcı arayüzü tasarımcısına gidecektir.
Kullanıcı Deneyimi Daha Büyük Bir Oyundur
Kullanıcı arayüzüne değindiğimizde, yalnızca arayüzle ilgileniyoruz ama bu kullanıcı deneyimi olayına gelince, geçerli değil. Burada ui ile ux arasındaki farkları da inceleyin.
Tabii ki arayüzler sadece bilgisayarlardaki grafik destekli arayüzlerle sınırlı değil, saatler, çamaşır makineleri ve sayısız mobil cihazdan da bahsediyoruz. Ama kullanıcı deneyimi tasarımcıları bu olaylarda, kullanıcıların ürünleriyle nasıl etkileşim sağladığıyla ilgili büyük resmi anlamaları açısından, kullanıcı arayüz tasarımcılarından çok daha büyük bir rol oynuyorlar.
İkisinde de Aynı Anda Uzman Olmak Biraz Karmaşık
Bu günlerde çoğu insan kullanıcı deneyimi ve kullanıcı arayüzünde aynı anda uzmanlık kazanmaya çalışıyorlar. Ama iki disiplinde de aynı anda uzman olan insan gerçekten çok nadir karşımıza çıkıyor.
“Herşey”de uzman olduğunuzu iddia ediyorsanız, muhtemelen karşınızdakine göre hiçbir konuda uzman değilsinizdir. İyi bir kullanıcı deneyimi tasarımcısı, eksiksiz araştırma ve strateji yeteneği olan ve mimari bilgisini kavramış olandır.
İşleri daha çok tasarı temellidir ve gerçek amaçları kullanıcıların ihtiyaçlarına bağlı tasarımlar geliştirmektir. Aynı zamanda iyi bir kullanıcı deneyimi tasarımcısının, arayüz tasarımı kabiliyeti de vardır.
Kullanıcı deneyimi tasarımcılarının süreçleri, müşterilerin ihtiyaçlarını anlama çerçevesinde ilerler ve tasarım yetenekleri, her şeyden önce görsel temellidir.
Kullanıcı arayüz tasarımına örnek olarak Google'ın anasayfasını örnek verebiliriz. Daha basit ve daha başarılı olamazdı.
Kullanıcı deneyimi için de yine Google'ı düşünelim: sonuçlarınızın yüklenmesinin 15 – 20 saniyeyi bulduğunu düşünün. Aynı arayüze sahip olabilirsiniz ama kullanıcı deneyiminiz tamamen farklı olurdu.